[benekalice]

“Cihat Nikahı” fetvasını veren müftü, kendi kızı ve kız kardeşini cihada gönderecek mi?

Tunuslu bir adam küçük yaştaki kız kardeşini “Cihat nikahı” hükmüne uymak için Suriye’ye götürdü.

Süleymaniye (Süleymanşah) [1] mülteci kampındaki Suriyeli bir mülteci kadın, kendisi ve üç kızının 20 Suriyeli ve Afganlı silahlı kişilerce “cihat nikahı” adı altında tecavüze uğramasının ardından Türkiye’de kendisini yakmaya kalktı. Arap yazarlardan bazıları bu tür fetva yayınlayanların kendi kızlarını ve kız kardeşlerini “cihat nikahı” için bölgeye göndermedikleri sürece, böyle bir nikahın doğruluğunu onaylamayacaklarını ilan ettiler.

http://www.abna.ir/data.asp?lang=10&Id=404888

Ehlibeyt Haber Ajansı ABNA- Bir grup Tunuslu aile, genç kızlarının kaybolduğunu emniyet güçlerine bildirdi. Bu kızların Suriye’de devlet güçlerine karşı savaşanların cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için gönüllü olarak “cihat nikahı” adı altında kendi istekleriyle Suriye’ye gittikleri tahmin ediliyor.

Sema haber sitesinde haberden alıntı yapılarak Ürdünlü bir milletvekilinden şunlar nakledildi: Mülteci sığınmacı kadınlarla evliliklere bir son verilmelidir. Ürdünlü milletvekilleri, devletten Suriyeli sığınmacıların barındığı “El Za’teri” mülteci kampındaki fuhuşun durdurularak bu kampın Suriye topraklarının içine kaydırılması talebinde bulundu.

Ayrıca El Kudsü’l Arabi gazetesi de Ürdün Meclisinden bazı milletvekillerinin Katar’ın Suriye’de oynadığı rolden dolayı Katar’a şiddetli tepki gösterdiğini ve Ürdün Devletinden Suriyelilerin barındığı “El Za’teri” mülteci kampındaki fuhuşun bitirilmesi ve Suriye topraklarının içine kaydırılmasını talep ettiğini yazdı.

El Kudsü’l Arabi gazetesi 29 Mart 2013’de de şu haberi internet sayfasında yayınlamıştı: “Mısır Ulusal Kadınlar Konseyi, Mısırlıların 500 lira karşılığında Suriyeli sığınmacı kadınlarla evlilik yaptığını açıkladı.”

Tunus internet haber siteleri de 30 Mart 2013 yılında bu haberi yazmıştı: “Bir Tunuslu, küçük yaştaki kız kardeşini “Cihat nikahı” hükmüne uymak için Suriye’ye götürdü.”

Öte yandan El Kudsü’l Arabi gazetesi, Cihat nikahı adı altında Suriye’deki silahlı grupların cinsel isteklerini yerine getirmek için Suriye’ye giden Tunuslu kızların sayısının 20 olduğunu duyurdu.

Öte yandan Arap yazarlardan “Cadullah Safa”, cihat nikahı adı altında fetva veren şeyleri “Fuhuş şeyleri” olarak nitelendirerek şeyhleri şiddetle kınadı. Arap yazar, yaptığı açıklamada şunları söyledi: Onların tek derdi fahişeliği helal olarak göstermektir.

Cadullah Safa, kadınlara satılık bir eşya gözüyle bakan bir ümmetin şerefi olmadığını belirterek şunları söyledi: “Ta ne zamana kadar din adı altında, namus ve şerefimize tecavüz edilecektir ve biz öylece sessiz kalacağız?!”

Hüseyin bin Ahmed es Seraci de “Suriye’de cihat nikahı” adı altında bir makale yazarak böyle bir cihadın Tunus’ta meşhur olduğunu ve bunun tekfircilerin ve kuralları tanımaz fetvacıların tarzı olduğunu ifade ederek şunları söyledi: Böyle uygunuz fetvaların İslam adına yayınlanması çok çirkindir. Zira bu tür fetvalar hem İslam’a darbe vurmakta ve hem de Müslümanları şehvet perest olarak tanıtmaktadır. Halbuki cihat nefsin isteklerini yerine getirmek için değil, Allah yolunda olur. Böyle fetva yayınlayanlar kendi kızlarını ve kız kardeşlerini “cihat nikahı” için bölgeye göndermedikleri sürece, bunun doğruluğunu onaylamayacağım.
Gerçekte bu tür insanlar İslam’ın abasını üstlerine atmış, ancak gerçekte İslam’a ve semavi dinlere darbe vurma peşinde olan; kardeşler ve milletler arasına kin ve nefret tohumu ekmek isteyen kişilerdir. Ve bu tür fetvaların İslam adı altında yayınlanması Araplar için utanç vericidir.

[1] - Olayın Türkiye’de bulunan Süleymanşah kampında mı, yoksa Irak’ta bulunan Süleymaniye kampında mı olduğu henüz tam olarak netlik kazanmadı.

Nerede? bu zamanda seriat? cok ilginc dogrusu

Dine yakinliklari ile bilinen Suudiler kadinlara cihat evliligi teklifi yapiyormus, Iraktaki Sünniler Sialilar kafir, onlara ölüm diyorlarmis...

Bizim Cemaat ise, Hayati boyunca, Sünniler bize düsman diye düsünen Alevi Zeynellerin kalbini fethediyor. Zeyneller yanlis anlasilmalar oldugunu anlayarak, Kur'an i Kerim'i okumak istiyorlar ve Dost oluyorlar..

Kadin meselesi desen; Cemaat sohbetleri yapan Kari-Koca, Bir gün sokakta sizmis yatan 22 yasinda ki Alman kizi Sandrayi evlerine aliyorlar...Kiz 2 ay onlarla birlikte kaliyor ve bu zaman icerisinde onlarin sürekli Kitap okuduklari, sohbetler yaptiklari dikkatini cekerek Almanca Kur'an ve ingilizce Bediüzzaman Said Nursinin kitabini okuyor...

Alman Sandra, Bediüzzaman Said Nursinin hayatini okuduktan sonra soruyor; Bu adam simdi nerede?
Kadin Said Nursi öleli cok oldu diyor ve kiz sonra aglamaya basliyor; Neden öldü neden beni beklemedi!

Sonra, Sandra kapanip Müslüman oluyor, ve hizmete katiliyor..bunun gibi yüzlerce örnek verebilirim...

Türkiyede bir sürü Is adami Cemaatten ve Bediüzzaman Said Nursiden etkilenerek bütün paralarini hizmet'e yatirdilar...

Bir de, karalamak icin okuma ile ilgili hikaye uyduruyorlardi; Hep Risale-i Nur okuyorlar..

O zaman sormak lazim; Cemaatin Yayin Evlerindeki, Kur'an i Kerim , Peygamber efendimizin Hayati ( sav ) , Halifelerin Hayati , Sahabelerin Hayati, Cevsen, Kisisel gelisim, egitim kitaplari neden cok satiliyor? onlari kim aliyor ?

[benekalice]

Hala burada hurafelik yapiyorsun. Bugünkü olaylardan dikkati uydurulmus masalciklarina cekmeyi calisiyorsun. Ama basaramiyorsun. Kimse sana yazmiyor sen milletin üstüne dogru geliyorsun, ayni bu thread'de oldugu gibi.

Meksika'da her yil uyusturucu catismalarinda 30 000 kisi olduruluyor kimsenin konustugu yok

ACLIKTAN her bes saniyede bir cocuk ölüyor bu dünyada!

[benekalice]

Sen acsana madem o konuyu, thread acanlara dil uzatacagina. Sana soracak degilim herhalde ne zaman hangi konuyu acacagimi.

Siz de iste o bahsettigim Muchel'lerdensiniz. Kadinlar'a neyi düsünmesi gerektigini ve gerekmedegini dikte etmek isteyen yaobaz kafasiniz hepiniz. Al birinie ötekine vur!

Cinsiyetinin arkasina saklaniyorsun sen. Lafi o kadar soyle soyle, sonra ayni laf sana soylenince ''kadin dusmanisiniz, yobazsiniz'' vb. de. Oldu. Bu ulkede kadin katil de yok zaten, kadin hirsiz da yok. Her kadin melek mubarek.

Zitat von zerrecikler

ACLIKTAN her bes saniyede bir cocuk ölüyor bu dünyada!

benekalice o cocuklara bile; benim gibi biri mi degil mi diye bakar, benim gibi degilse ölsün ne önemi var der...

[benekalice]

Ich finde es eigentlich unnütz über die Unterschiede zu schreiben, weil das jeder kennen müsste. Aber einige Forumsteilnehmer schreiben immerzu, dass es ja genauso Schlechtes in den westlichen Ländern gebe.

Und das ist insofern Quatsch, weil in den westlichen Ländern, die Frauen weder von ihren Familienmitgliedern noch vom dem Staat so KOMISCH zurecht gewiesen werden.

-----Bsp. Deutschland als die heutige Türkei --------

-Stellt Euch vor hier in Deuschland hätte Kanzler Kohl erzählt, Frauen sollten mindestens 3 Kinder gebären. Und ie Merkel wäre ein Mann und würde das genauso heute herum posaunen.

der NRW-Minister würde sagen, Frauen sollen sich artig und ehrenvoll benehmen und nicht in die Situation einer Abtreibung kommen. Warum soll im Falle einer vergewaltigten Frau, das Kind im Bauch sterben,, soll doch die Mutter sterben!!!

-ARD ZDF, die Merkel (als Mann stelle man sie sich vor) aufgekauft hat, setzt zu Weihnachten und Ostern einen Geistlichen dahin, der schwangeren Frauen erzählt, sie sollen zuhause sitzen. ----> Der Anblick einer Schwangeren wäre sehr unschön und man würde daran denken, wie dieses Kind gezeugt wurde. Die schwangere Frau solle ihren Mann abends fragen, und er könne sie mal mit dem Auto durch die Gegend fahren.

-Der Bürgermeister von Düsseldorf sagt, ein unbedeckte Frau ist eine käufliche Frau!!!

Da würden die Deutschen denken, "ja geht's dennn NOCH?" Wo ist das Militär, der diesen Leuten das Garaus macht?


usw. usw. unzählige Beispiele. Und da erzählen mir die Forumsteilnehmer, das das sehr harmlos wäre und AKP supert toll wäre.